Pazar, Ekim 12, 2014

CINQUE TERRA















Çok uzun zamandır gitmek istediğim ve bu gezinin ana hedef noktası olan Cinque Terre , birbirinden nefis manzaralara sahip yürüyüş yolları, zeytin bahçeleri, şarap bağlarına sahip UNESCO listesinde yer alan 5 köy ......



Köy yolları çok dar olması ve bazısının ulaşıma kapalı olması nedeniyle bu gezinin köyler arasında yürüyerek veya trenle yapılması gerekiyor. Köylere La Spezia ve Cenova'dan trenle La Spezia, Portovenere, Levanto'dan ferry ile ulaşabilirsiniz. Bu bölge doğal koruma alanı olduğu için yürüyüş yolları arasında giriş ücreti ödenmesi gerektiği unutulmamalıdır.

Yolculuğu trenle yapacaklar içinde günlük kullanım sunan Cinque Terra kart ile 5 köy arasında sınırsız gezme şansınız oluyor. Biz sabahtan tren istasyonuna giderek bu biletten satın aldık. Aile kartı için 36 EUR ödeyerek, 4 kişi sınırsız gezebildik. Ayrıca kartın arkasındaki şifreyi kullanarak istasyonlarda ücretsiz internet erişimi sağlayabildik. Bu arada yolculukta rastladığımız bazı Türk aileler teknelerle son köye giderek sonrasında trenle döndüklerini söylediler. Bu yolculukta, köyleri denizden görmek açısından tercih edilebilir.

Yazın çok popüler ve kalabalık olan köylerde kalabilmek için çok uzun zaman önceden otel rezervasyonlarını yapmak gerekiyormuş. Biz sonbahar mevsimi olmasına karşın, arabayla köylerde sıkıntı yaşamamak için La Spezia'da kaldık. Ancak bu kasabada hiç vakit geçirmemize karşın otel seçeneğinin sınırlı olması nedeniyle Levanto köyünde kalmış olmayı tercih ederdim. Otelimiz tren istasyonuna yürüyerek 10 dakika uzaklıkta La Spezia CDH My One Hotel 4 yıldızlı bir otel olmasına karşın, 3 yıldızın daha uygun olacağını sevimsiz binasıyla düşündürdü :(

Cinque Terra için sabah erkenden kalkarak tren istasyonuna gidiyoruz. Hedefimiz ilk köyden başlayarak son köye kadar gezmek ve son köyde alışveriş yaparak otele dönmek.
Map of the Cinque Terre


Köyler ilk etapta birbirine benzemesine karşın çok farklı özelliklere sahipler haydi sıradan gezmeye başlayalım;

RİAMOGGİORE






  • Cinque Terra bölgesinin en güneyindeki köy 8. yy'dan kalmış,denize bakan renkli cepheleri ve yüksek sırtlara yerleştirilmiş taş evleriyle çok güzel 
  • Riomaggiore’nın küçük limanında rengarenk sandallar bulunuyor. Limanın sol tarafından kayalıklar arasından çıkılan basamaklarla çıkılan alanda çok güzel fotoğraf kareleri yakalamanız mümkün. Ayrıca buradan merdivenlerle sahile inebilirsiniz.




  • Köyler arasındaki en kısa ve en romantik yürüyüş yolunun başlangıç noktası, aşk yolu (Via-Dell-Amore) ortalama 30 dakika sürüyor. İstasyonun hemen altındaki uzun bir tünelden sonra yolun başlangıcına ulaşabilirsiniz. Yolun sonunda ise Manarola köyüne ulaşıyorsunuz. Aşk yolu denilmesinin nedeni yol boyunca son derece romantik fotoğraf kareleri yakalayacağınız bölgelerin olması, ayrıca aşk yoluna kilit takarak aşkınızı sonsuza dek saklamakta bu yolda mümkün inananlar için ! Yol boyunca şarabınızı alıp, manzaralı oturabileceğiniz güzel banklarda konulmuş ancak biz gittiğimizde yol tadilat nedeniyle kapalı olduğu için yolculuğumuza trenle devam etmek zorunda kaldık :(





  • San Giovanni Battista kilisesi (1340 yılında Gotik tarzda yapılmış) 
  • San Lorenzo kilisesi (1338 yılında yapılmış ve gül şeklindeki pencereleri çok güzel) 
  • Riomaggiore kalesi ( 1260 yılında yapılmış ve çok güzel bir manzaraya sahip olduğunu tahmin etmemize karşın bebek arabalarıyla merdivenleri çıkamıyoruz.)



  • Diğer 5 köy gibi deniz ürünleriyle meşhur olan bu köyde size şiddetle tavsiye edeceğim dükkan Il Pescato Cucinato, aşağıdaki resimlerde de göreceğiniz şekilde deniz ürünleri ve sebze kızartmaları yaparak küçük kartonlarda satıyor. Biz karışık deniz ürünleri ve karışık sebze aldık. Kesinlikle hiç yağ çekmeden cips kıvamında yapılan kızartmalara bayılacaksınız .İşte resimleri :)





Sırada manorala olduğunu düşünerek trenimize biniyoruz. Ancak  bazı trenlerin her istasyonda durmadığına ilişkin bilgiyi atladığımız için kendimizi 5. köyde buluyoruz.


MONTEROSSO
  • 5 köyün en büyüğü olan  zeytin ve şarap bahçeleriyle çevrilmiş olan bu köyün güzel bir kumsalı bulunuyor. Yaz aylarında kalabalık nedeniyle bu köy deniz tatili için düşünülmemeli ancak köyler arasında dolaşmaktan yorulanlar için iyi bir serinleme noktası. Ekim ayında olmamıza karşın kumsal kalabalıktı. Denize girmediğim için yorum yapmak doğru olmayacak ancak çok özelikli görünmediğini itiraf etmeliyim. 



  • Aurora tüneliyle köy iki parçaya bölünüyor.  Fegina bölgesi otellerin, restaurantların olduğu köyün hareketli bölgesi ,renkli evler ve  kale ve kiliselerin bulunduğu diğer bölüm ise  tarihi  bölgeyi oluşturuyor. Tren yolundan çıkarak 10 dakikalık bir yürüyüşle tarihi bölgeye ulaşıyoruz.




  • 1200 yılında inşa edilen San Giovanni Battista kilisesi tarihi bölgede görülebilir. Küçük sevimli bir köy kilisesi 
  • Fegina bölgesinde yer alan deniz tanrısı Neptün heykeli Il Gigante (Giant) köyün sembolü ve 20.yy'ın başında yapılmış .


  • Köy diğer köylerden farklı olarak limonu ile ünlü . Mayıs ayının 3. cumartesi köyde olursanız limon festivaline katılabilir, yöreye özel limoncino likörü , limon cream, limon marmaleti ve limonlu kekin ( torta al limone) tadına bakabilirsiniz. Ayrıca 3 Haziran ve Eylül ayının 3. cumartesi'sinde köye özel ançuez ve zeytinyağların tadılabileceği özel günler bulunmaktaymış. Şarap festivali içinde Eylül ayının 4. Cumartesi köyde olmamız gerekiyormuş. Ancak bu güzel lezzetlere festival haricinde her zaman köydeki dükkanlardan ulaşılabiliyor. Biz kilisenin yanındaki dükkandan alışveriş ettik ancak kooperatif mantığı olduğu için dükkana göre ürünlerde değişiklik olduğunu düşünmüyorum. Köyden aldığım ürünlerin hepsinden çok memnun kaldım ancak ağız tadımız farklı olduğu için almadan önce denemenizi öneririm. Limon likörü alacaksanız kremalı olanı müthiş, ançuez 10 numara ve limon marmeladı meraklısı için çok özelken çoğu insan için çok ekşi :)






En iyi ançüezleri Casa delle Acciughe dan satın alabilirsiniz
En iyi Focaccia Cinque Terra ve Cenova arasındaki bölgede yenebiliyor. En iyi focaccia yiyebileceğimiz yerlerin listesinin ilk sırasında yer alan İl Frontoio da Monterroso'da bulunuyor. Yemeden dönmek olmaz diyerek bizim tırnak pidesine benzer tatta olan ekmekleri afiyetle götürüyoruz.
Köyün limonundan yapılmış limonlu dondurmalarınında çok güzel olduğunu söylemeliyim. Tünelden çıktıktan sonra gelinen meydanın ilk solundaki pastanede oturarak keyifle bu müthiş lezzetin tadını çıkarıyoruz.



Tren saati yaklaşınca köyden zorlukla ayrılarak 3. durağımız olan  Vernezza köyüne doğru yola çıkıyoruz. Yolculuk dediğime bakmayın köyler arası mesafeler 5 dakika ancak tren istasyonlarındaki beklemeler ve bebek arabalarıyla çıkılan merdivenler düşünüldüğünde bizim için gerçek bir yolculuk :))


VERNEZZA






  • İtalya'nın ve 5 köyün en popüler ve en güzel köyü olarak biliniyor ve bölgenin en iyi zeytinyağları üretmek konusunda iddialılar. Zeytinyağını bilmiyorum ancak en güzel köy konusu tartışmaya açılabilir diyorum. Çünkü bütün köyler birbirine benzemekle birlikte gerçekten de herkese göre değişen keyifler sunuyor. Ekibimizdeki herkesin farklı bir köyü beğenmesi bunun en iyi göstergesi sanırım. 
  • Kayalıkların üzerine inşa edilmiş Santa Margherita di Antiochia kilisesini ziyaret edebilirsiniz. 
  • 15. yy'da korsan saldırılarından korunmak için inşa edilen Doria şatosuna çıkarak bütün manzarayı içinize çekebilirsiniz. 
  • Yemek yemek için Trattoria Da Sandro spesiyali ravioli yemek için planımız olmasına karşın, en son köyde yemek yemeği planladığımız için deneme şansımız olmuyor. 

CORNİGLİA




Denizden 100 metre yükseklikteki köy 5 köyün tam orta noktasında yer alıyor.Ayrıca denizden ulaşım sağlayamayacağınız tek köydür. Tren istasyonundan indikten sonra köye ulaşmak için Lardarina olarak bilinen ve  377 basamaktan oluşan yolu kullanmak zorundasınız. Ancak yürümek istemeyenler için minibüs  seferleri de bulunuyor. Yolculuk 5 dakika sürüyormuş. Ancak biz trenden inene kadar minibüs doluyor ve bir sonraki minibüsün ise tam 45 dakika sonra olduğunu öğreniyoruz. Ne yapacağımızı düşünürken, bir Türk turist yanımıza gelerek köydeki otelde kaldığını ancak köyün hiçbir özelliği olmadığı için arabayı beklememizi tavsiye etmeyeceğini söyleyince bizde ilk trenle Manorala köyüne geçiyoruz. 

MANAROLA






  • Manarola köyüne vardığımızda akşam olmuş ve hava kararmaya başlamıştı. Kalabalık turist grupları olmadığı için köy sakin ve çok romantik görünüyordu. Sizde bizim gibi yaparak denizden 70 metre yükseklikteki kayaların üzerine inşa edilen köyün daracık merdivenlerinden çıkıp manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. 



  • Manarola'nın en tepesine çıkabilirseniz San Lorenzo kilisesini görebilirsiniz. Biz çıkmadık.
  • Kışın ziyarete giderseniz 8 Aralık-31 Ocak tarihleri arasında tepe ışıklarla donatılıyor muş.  Manzara çok güzel oluyormuş.
  • Trattoria Dal Billy muhteşem deniz ürünleri ve terasıyla bize çok tavsiye edilmişti. Ancak ulaşmak için çıkmamız gereken merdivenleri gördüğümüzde çaresiz vazgeçiyoruz. İl Porticciola yemek için tercih ettiğimiz restoran oluyor. İyi ki de diyoruz çünkü başlangıçlardan tatlılara kadar bütün yemekler ve şarap tek kelimeyle müthişti. Sizlere tavsiyelerim deniz ürünlü tagliatella, deniz ürünlü spagetti, karışık deniz ürünleri tabağı ayrıca çocukların yediği biftek ve tavuk da aynı şekilde büyük porsiyonlarda ve çok lezzetliydi. Fiyatlar bu turistik bölge için çok uygundu.




  • Bu arada dondurma içinde doğru yerdesiniz. Geleteria Cinque Terra 2014 yılında Trip Advisor mükemmelik ödülünü almış bir dondurmacı. Yemek üzerine haliniz kalmışsa deneyebilirsiniz. 
Bu güzel günü tamamlayarak trenimizle otele dönerken son kez Manorala'ya bakıyoruz. Ben 5 köyü de ( göremediğim Corniglia dahil ) çok sevdim. Aralarından bir seçim yapmam çok zor çünkü hepsinden farklı tatlar aldım. Bu bölge kesinlikle turla geçerken 1-2 saat uğranacak bir yer olmamalı. Çünkü çok fazla turistik olduğu için size o kalabalıkta çok küçük ve sıradan görünebilirler. Mümkünse bizim gibi 1 veya 2 gününüzü ayırarak güzel yemeklerin, şarabın tadını çıkarın. Hatta buraya mutlaka sevdiğinizle gidin köylerin bir tanesinde kalıp romantik gecesinin tadını çıkarın. Spora meraklıysanız köylerin arasında yürüyüş yapın, denize girin. Köylerin merdivenlerinden çıkarak dar sokaklarında kaybolun ve bizim kaçırdığımız tatları keşfedin. Yarın sabah 3 saatlik Milano ( Milano Yazısı ) yolculuğuna çıkıyoruz. 

Hiç yorum yok: